8 Ara 2007

Körsu

Neden Körsu dendiğini bilmiyorum, ortalama 5-6 metre genişliğinde bir akarsuydu. İlçemizi batı tarafından, çok yakından olmasa da, kıvrım büküm sarardı. Kaynağını bilmiyorum ama Murat nehrine kavuştuğunu duymuştum; bazen, suyu aktığı yönde izlemeyi hayal ederdim, giderdim boz bulanık, sonra Murat nehri. Murat’ı hiç görmedim. Adının neden “Körsu” olduğuyla ilgili kimseden bir yorum duymadım ama ben bu adın suyunun çok bulanık olması nedeniyle verilmiş olabileceğini düşünürdüm.
Benim için Körsu’ya dört ulaşma noktası vardı. Evimize en yakın olan nokta, yaklaşık bir kilometre uzaklıktaydı. Burası aynı zamanda sığ bir nokta olduğu için, yazın paçayı sıyırıp karşıya da geçebilirdik. Karşıda, geniş bir düzlük, ilçenin ortak harman noktasıydı. Yazın çok işlekti. Suyun sığ olduğu bu nokta traktör ve öküz arabalarının geçebileceği bir noktaydı. Burada aynı zamanda kadınlar kilimlerini yıkarlardı.
İkinci nokta, suyun daha derin olduğu bir noktaydı. Buraya daha çok yüzmek amacıyla gidilirdi. Çok olmasa da birkaç kere ben de yüzmüştüm, suyun çok bulanık olması nedeniyle çok istekli olmazdım suya girmeye. Aynı bölgede balık da tutulurdu ki hayatımın en büyük balığı işte burada avuçlarımın içinden misinayı alıp gitmişti.
Üçüncü nokta, biraz daha uzakta, etrafı ağaçlık olduğu için biraz daha gizli bir noktaydı. Ortaokulda, üç arkadaş ortak aldığımız Birinci paketinden ilk sigaramı burada içmiştim. Bitirmek zorunda olduğumuzdan sigaraları uc uca eklemiştik. Ağzımın içi zehir gibi olmuştu. Burası en mahrem şeylerin konuşulduğu, ilk masturbasyon yaptığımız yerdi. Körsuya karşı, epeyce bir uğraştıktan sonra işte geldi demiştim, işte geldi…
Bize en uzak noktada ise, bir su değirmeni vardı. Her yıl köyden gelen kışlık buğday ihtiyacımızı yüklenir gelirdik. Burada buğdaylar yıkanır, su kenarında kilimlerin üzerine serilerek kurutulur sonra da değirmende bulgur yapılırdı.
Kışın hiç gitmedim Körsu'ya tamamen donduğu söylenirdi. Kimse gitmezdi kışın Körsuya, kurtların geldiği söylenirdi.
Körsu, çocukluğumun can suyu…

Hiç yorum yok: